- Katılım
- 8 Eyl 2024
- Mesajlar
- 2,459
- Tepkime puanı
- 1
Devrim Özkan’dan Unutulmayacak İtiraflar: 435 Lirayla Başlayan Cesur Yolculuk, Oscar Hayali
Ekranların başarılı ve sevilen oyuncusu Devrim Özkan, “İbrahim Selim İle Bu Gece” programında yaptığı çarpıcı ve bir o kadar da samimi açıklamalarla adeta geceye imzasını attı. Çocukluğundan oyunculuk serüvenine, ilginç kişisel özelliklerinden gelecek hayallerine kadar pek çok detayı ilk kez paylaşan Özkan, izleyenleri kahkahalara boğarken bir yandan da derin düşüncelere sevk etti. İşte Devrim Özkan’ın A’dan Z’ye tüm bilinmeyenleri ve çok konuşulacak o unutulmaz itirafları…
“Adımı Ablam Koymuş, Ailemin Aklında Başka İsimler Vardı!” Milas’tan İstanbul’a Uzanan Olaylı Yolculuk
Programın başında adının hikayesini anlatan Devrim Özkan, “Devrim” ismini kendisinden 8 yaş büyük olan ablası Deniz’in koyduğunu, ailesinin ise o dönem “Yağmur, Başak, Eylül” gibi isimler düşündüğünü belirtti. Milas’ta geçen çocukluğunu “Sokaklarda büyüdüm, küçük bir aileydik ama bu bana sıcakkanlılığı öğretti” sözleriyle anlatan Özkan, oyunculuk tutkusunun peşinden İstanbul’a gelme kararının ise sancılı olduğunu dile getirdi. Ailesinin, özellikle okulunu bırakıp gelmesine karşı çıktığını ve “Oyuncu olmana karşı değiliz ama İstanbul’a gidersen bir daha bu eve geri dönemezsin” sözleriyle rest çektiğini açıkladı. Tüm bunlara rağmen cebindeki sadece 435 TL KYK parasıyla İstanbul’a taşınan Özkan, “Yapacağım dedim, çünkü sektör buradaydı ve hayallerim vardı,” diyerek o günkü kararlılığını vurguladı.
Sakarlıkta Zirve: 7 Metrelik Mezara Düşüş ve Parmağını Kapıya Kaptırma!
Devrim Özkan, programda sakarlıklarıyla ilgili anlattığı birbirinden ilginç anılarla stüdyoyu kahkahaya boğdu. Bir dizi çekimi sırasında, yağmurlu bir günde drone çekimi yapılırken platformun kayması sonucu tam 7 metrelik bir mezarın içine düştüğünü anlatan Özkan, “Mehmet Özgür abi yanımdaydı, ‘Gidiyorum abi!’ dedim ve gerçekten gittim. Kolum çıktı, kürek kemiğim zedelendi,” dedi. Bir başka unutulmaz sakarlığını ise “Ne Gemiler Yaktım” dizisinin setinde yaşadığını belirtti. Görüntü yönetmenine bir açıyı gösterirken kendi parmağını araba kapısının üstüne kapatan oyuncu, “Acısını hissetmedim bile, bir baktım parmağım tırnağımın seviyesine kadar incelmiş ve sallanıyor. Bütün bölümü simsiyah bir tırnakla oynadım,” diyerek izleyenleri hem güldürdü hem de şaşırttı.
“Ağlarken Aynaya Koşardım!” İşte Devrim Özkan’ın İlginç Huyları, Totemleri ve “Tatlım” Alerjisi
Küçüklüğünden beri ağlarken nasıl göründüğünü merak edip aynanın karşısına geçtiğini itiraf eden Özkan, “İnsan ne kadar bunu saklamadan anlatabilir diye kendimi gözlemlerdim,” dedi. Başak burcu olmasının getirdiği özelliklere de değinen oyuncu, “Bu bir titizlik değil, sıfatlandırdığımız şeylerin tam olarak o sıfatlarla kullanılmasını isterim. Mesela balkon terliğiyle evin içinde asla gezemezsin benim için,” diyerek kendine has prensiplerini açıkladı. Koyu bir Galatasaray taraftarı olan Özkan’ın maç totemleri de oldukça ilginç: “Mutlaka bir Galatasaray atkımı sağ bacağıma bağlayarak stada girerim, sağ ayakla girerim ve eğer rakip takım iki atak üst üste yaparsa maçı izlemeyi kesip dua etmeye başlarım.” Günlük hayatta en sinir olduğu kelimenin ise “tatlım” olduğunu, bu kelimeyi aşırı samimiyetsiz bulduğunu ve kendisine “tatlım” diyenlere “Ben senin tatlın değilim” diyebileceğini söyledi. En sevdiği küfür sorulduğunda ise stüdyoyu yıkan bir cevap verdi: “*** lalesi! Tertemiz, cinsiyetçi değil, kişisel değil.”
Oscar Hayali, Pişman Olduğu Dövme ve Yönetmenlik Tutkusu
Her oyuncu gibi uluslararası başarıyı hedeflediğini belirten Özkan, küçüklüğünden beri en büyük hayalinin Oscar almak olduğunu söyledi. Vücudundaki yaklaşık 22 dövmeden bahsederken, özellikle genç yaşta yaptırdığı ve ensesinde ablasının adının yazdığı, belinde tiyatroyla ilgili bir sözün olduğu dövmelerinden sonra “Gözüken bir yerde dövmem olsun” hevesiyle köprücük kemiğine yaptırdığı Charlie Chaplin dövmesinden pişman olduğunu dile getirdi. Spor geçmişi oldukça parlak olan, atletizmde yaşadığı sakatlık sonrası judoya geçen ve hatta Galatasaray’dan teklif alan Özkan, tiyatro provalarıyla antrenman saatlerinin çakışması ve oyunculuk tutkusu nedeniyle sporu bıraktığını belirtti. “Gelsin Hayat Bildiği Gibi” dizisiyle geniş kitlelerce tanındığını ve Ertan Saban ile sette tanıştıklarını ifade eden oyuncu, gelecek hedefleri arasında en önemlisinin 40 yaşından sonra yönetmenlik yapmak olduğunu vurguladı. “Kendi kalemimden çıkan bir işi çekmek istiyorum. Sinema televizyon okumanın yanı sıra saha tecrübesi çok önemli, bu yüzden sette sürekli yönetmenlerimizin yanında olup bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum,” diyen Özkan, bir arkadaşıyla şimdiden bir şeyler yazmaya başladıklarını da müjdeledi.
“O Ses Türkiye” Deneyimi, Müzikal Hayalleri ve Estetik Dokunuşlar
“O Ses Türkiye” yılbaşı özel programındaki performansına da değinen Devrim Özkan, çekimden bir gün önce oynadığı bağırmalı bir sahne yüzünden sesinin kısıldığını, prova yapmaya da pek fırsat bulamadığını anlattı. “Sesim yerine gelsin diye viski içtim ama televizyonda kendi çıplak sesimi, vokalsiz, enstrümansız duyunca bayağı şaşırdım,” diyen oyuncu, buna rağmen müzikal hayalleri olduğunu ve bir oyuncu olarak sahnede sesini doğru kullanarak bir müzikalde oynamayı çok istediğini belirtti. Estetik konusunda ise dişlerini yaptırdığını, üç yıl önce 6-7 aylık bir üst dudak dolgusu denediğini ve judo yaparken kırılan burnuyla ilgili herhangi bir operasyon geçirmediğini, sadece soğuk havalarda nefes almakta zorlandığını söyledi.
Ailesinden Gizli Audition Çekimleri ve Büyükannenin “Delirdi Bu Kız” Tepkisi
Oyunculuk yolculuğunun başında, ailesinden gizli audition çektiği günleri de gülerek anlatan Özkan, o dönemde tripod gibi imkanları olmadığı için telefonunu cama veya duvara bantlayarak çekim yaptığını söyledi. Bir gün oldukça duygusal bir delirme sahnesini canlandırırken odaya giren anneannesinin, torununun kendi kendine konuştuğunu ve garip hareketler yaptığını görünce “Devrim’de bir sıkıntı var, bu kız delirdi, bir doktora götürelim” dediğini ve bu anının aile arasında hala konuşulduğunu paylaştı.
Devrim Özkan’ın “İbrahim Selim İle Bu Gece” programında sergilediği bu içten, dobra ve eğlenceli tavırlar, onun sadece başarılı bir oyuncu değil, aynı zamanda ne kadar samimi ve doğal bir insan olduğunu da bir kez daha gözler önüne serdi. Program boyunca yaptığı açıklamalar, magazin gündeminde uzun süre yer bulacağa benziyor.
yazısı ilk önce üzerinde ortaya çıktı.
Ekranların başarılı ve sevilen oyuncusu Devrim Özkan, “İbrahim Selim İle Bu Gece” programında yaptığı çarpıcı ve bir o kadar da samimi açıklamalarla adeta geceye imzasını attı. Çocukluğundan oyunculuk serüvenine, ilginç kişisel özelliklerinden gelecek hayallerine kadar pek çok detayı ilk kez paylaşan Özkan, izleyenleri kahkahalara boğarken bir yandan da derin düşüncelere sevk etti. İşte Devrim Özkan’ın A’dan Z’ye tüm bilinmeyenleri ve çok konuşulacak o unutulmaz itirafları…
“Adımı Ablam Koymuş, Ailemin Aklında Başka İsimler Vardı!” Milas’tan İstanbul’a Uzanan Olaylı Yolculuk
Programın başında adının hikayesini anlatan Devrim Özkan, “Devrim” ismini kendisinden 8 yaş büyük olan ablası Deniz’in koyduğunu, ailesinin ise o dönem “Yağmur, Başak, Eylül” gibi isimler düşündüğünü belirtti. Milas’ta geçen çocukluğunu “Sokaklarda büyüdüm, küçük bir aileydik ama bu bana sıcakkanlılığı öğretti” sözleriyle anlatan Özkan, oyunculuk tutkusunun peşinden İstanbul’a gelme kararının ise sancılı olduğunu dile getirdi. Ailesinin, özellikle okulunu bırakıp gelmesine karşı çıktığını ve “Oyuncu olmana karşı değiliz ama İstanbul’a gidersen bir daha bu eve geri dönemezsin” sözleriyle rest çektiğini açıkladı. Tüm bunlara rağmen cebindeki sadece 435 TL KYK parasıyla İstanbul’a taşınan Özkan, “Yapacağım dedim, çünkü sektör buradaydı ve hayallerim vardı,” diyerek o günkü kararlılığını vurguladı.
Sakarlıkta Zirve: 7 Metrelik Mezara Düşüş ve Parmağını Kapıya Kaptırma!
Devrim Özkan, programda sakarlıklarıyla ilgili anlattığı birbirinden ilginç anılarla stüdyoyu kahkahaya boğdu. Bir dizi çekimi sırasında, yağmurlu bir günde drone çekimi yapılırken platformun kayması sonucu tam 7 metrelik bir mezarın içine düştüğünü anlatan Özkan, “Mehmet Özgür abi yanımdaydı, ‘Gidiyorum abi!’ dedim ve gerçekten gittim. Kolum çıktı, kürek kemiğim zedelendi,” dedi. Bir başka unutulmaz sakarlığını ise “Ne Gemiler Yaktım” dizisinin setinde yaşadığını belirtti. Görüntü yönetmenine bir açıyı gösterirken kendi parmağını araba kapısının üstüne kapatan oyuncu, “Acısını hissetmedim bile, bir baktım parmağım tırnağımın seviyesine kadar incelmiş ve sallanıyor. Bütün bölümü simsiyah bir tırnakla oynadım,” diyerek izleyenleri hem güldürdü hem de şaşırttı.
“Ağlarken Aynaya Koşardım!” İşte Devrim Özkan’ın İlginç Huyları, Totemleri ve “Tatlım” Alerjisi
Küçüklüğünden beri ağlarken nasıl göründüğünü merak edip aynanın karşısına geçtiğini itiraf eden Özkan, “İnsan ne kadar bunu saklamadan anlatabilir diye kendimi gözlemlerdim,” dedi. Başak burcu olmasının getirdiği özelliklere de değinen oyuncu, “Bu bir titizlik değil, sıfatlandırdığımız şeylerin tam olarak o sıfatlarla kullanılmasını isterim. Mesela balkon terliğiyle evin içinde asla gezemezsin benim için,” diyerek kendine has prensiplerini açıkladı. Koyu bir Galatasaray taraftarı olan Özkan’ın maç totemleri de oldukça ilginç: “Mutlaka bir Galatasaray atkımı sağ bacağıma bağlayarak stada girerim, sağ ayakla girerim ve eğer rakip takım iki atak üst üste yaparsa maçı izlemeyi kesip dua etmeye başlarım.” Günlük hayatta en sinir olduğu kelimenin ise “tatlım” olduğunu, bu kelimeyi aşırı samimiyetsiz bulduğunu ve kendisine “tatlım” diyenlere “Ben senin tatlın değilim” diyebileceğini söyledi. En sevdiği küfür sorulduğunda ise stüdyoyu yıkan bir cevap verdi: “*** lalesi! Tertemiz, cinsiyetçi değil, kişisel değil.”
Oscar Hayali, Pişman Olduğu Dövme ve Yönetmenlik Tutkusu
Her oyuncu gibi uluslararası başarıyı hedeflediğini belirten Özkan, küçüklüğünden beri en büyük hayalinin Oscar almak olduğunu söyledi. Vücudundaki yaklaşık 22 dövmeden bahsederken, özellikle genç yaşta yaptırdığı ve ensesinde ablasının adının yazdığı, belinde tiyatroyla ilgili bir sözün olduğu dövmelerinden sonra “Gözüken bir yerde dövmem olsun” hevesiyle köprücük kemiğine yaptırdığı Charlie Chaplin dövmesinden pişman olduğunu dile getirdi. Spor geçmişi oldukça parlak olan, atletizmde yaşadığı sakatlık sonrası judoya geçen ve hatta Galatasaray’dan teklif alan Özkan, tiyatro provalarıyla antrenman saatlerinin çakışması ve oyunculuk tutkusu nedeniyle sporu bıraktığını belirtti. “Gelsin Hayat Bildiği Gibi” dizisiyle geniş kitlelerce tanındığını ve Ertan Saban ile sette tanıştıklarını ifade eden oyuncu, gelecek hedefleri arasında en önemlisinin 40 yaşından sonra yönetmenlik yapmak olduğunu vurguladı. “Kendi kalemimden çıkan bir işi çekmek istiyorum. Sinema televizyon okumanın yanı sıra saha tecrübesi çok önemli, bu yüzden sette sürekli yönetmenlerimizin yanında olup bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum,” diyen Özkan, bir arkadaşıyla şimdiden bir şeyler yazmaya başladıklarını da müjdeledi.
“O Ses Türkiye” Deneyimi, Müzikal Hayalleri ve Estetik Dokunuşlar
“O Ses Türkiye” yılbaşı özel programındaki performansına da değinen Devrim Özkan, çekimden bir gün önce oynadığı bağırmalı bir sahne yüzünden sesinin kısıldığını, prova yapmaya da pek fırsat bulamadığını anlattı. “Sesim yerine gelsin diye viski içtim ama televizyonda kendi çıplak sesimi, vokalsiz, enstrümansız duyunca bayağı şaşırdım,” diyen oyuncu, buna rağmen müzikal hayalleri olduğunu ve bir oyuncu olarak sahnede sesini doğru kullanarak bir müzikalde oynamayı çok istediğini belirtti. Estetik konusunda ise dişlerini yaptırdığını, üç yıl önce 6-7 aylık bir üst dudak dolgusu denediğini ve judo yaparken kırılan burnuyla ilgili herhangi bir operasyon geçirmediğini, sadece soğuk havalarda nefes almakta zorlandığını söyledi.
Ailesinden Gizli Audition Çekimleri ve Büyükannenin “Delirdi Bu Kız” Tepkisi
Oyunculuk yolculuğunun başında, ailesinden gizli audition çektiği günleri de gülerek anlatan Özkan, o dönemde tripod gibi imkanları olmadığı için telefonunu cama veya duvara bantlayarak çekim yaptığını söyledi. Bir gün oldukça duygusal bir delirme sahnesini canlandırırken odaya giren anneannesinin, torununun kendi kendine konuştuğunu ve garip hareketler yaptığını görünce “Devrim’de bir sıkıntı var, bu kız delirdi, bir doktora götürelim” dediğini ve bu anının aile arasında hala konuşulduğunu paylaştı.
Devrim Özkan’ın “İbrahim Selim İle Bu Gece” programında sergilediği bu içten, dobra ve eğlenceli tavırlar, onun sadece başarılı bir oyuncu değil, aynı zamanda ne kadar samimi ve doğal bir insan olduğunu da bir kez daha gözler önüne serdi. Program boyunca yaptığı açıklamalar, magazin gündeminde uzun süre yer bulacağa benziyor.
yazısı ilk önce üzerinde ortaya çıktı.